Ana içeriğe atla

ROMA

ROMA

İtalya tatilimizin son durağı Roma'ydı. Floransa'dan trene geldik Roma'ya. Tren istasyonu otelimize yürüyüş mesafesindeydi ve bu seferki otelimizin çalışanları çok ilgiliydiler. Şehir haritası üzerinden nereye nasıl gideceğimizi büyük bir istekle anlattılar. Eşyaları bırakıp hemen sokaklara attık kendimizi.

Roma'da turistlerin gezdiği noktalar birbirine çok yakın, yürüyerek ulaşılabiliyor. Biraz yürüyünce güzelim Kolezyum çıkıverdi karşımıza. Ama önündeki devasa kuyruk gözümüzü korkutunca burayı sonraya bırakıp yürümeye devam ettik, Vittorio Emanuele Anıtı karşılaştık.

Vittorio Emanuele Anıtı


Bembeyaz mermerden,1885 yılında yapılan binanın dışında merdivenler, sütunlar, göz alıcı heykeller ve adı bilinmeyen bir İtalyan askerinin kabri ile bu kabirde yanan sönmeyen bir ateş var. Merdivenlere oturmak yasak olduğundan ayakta durmak zorundasınız, bu da biraz yorucu oluyor. Binanın  içinde eski İtalyan bayrakları, paraları,savaş madalyaları gibi İtalyan ulus bilincini yansıtan eşyalar sergilenmiş. Bunlara bakarken sıkıldık ve hepsini gezmeden çıktık.  Ve şunu düşündüm birileri için çok anlam ifade eden, uğruna canlarını verdikleri şeyler başkaları için hiçbir şey anlam ifade etmediği gibi, sıkıcı olabiliyor. Askeri zaferler kesinlikle evrensel değil.


Buradan çıkınca ayaklarımız bizi tekrar Kolezyum'a götürüyor. Öyle güzel bir bina ki.. Dışardan yuvarlak, şimdiki futbol stadyumlarınınki gibi şekli var. Yapı MS 70-80 yıllarında Roma İmparatorluğu döneminde gladyatör savaşları, hayvan avları ve eğlencelerin düzenlenmesi için yapılmış. Girişinde uzun bir kuyruk var.,Giysilerini üzerinde "Skip Line" yazan insanlar üç katı ücret talep edip sırayı beklemeden geçirmeyi vaat ediyorlar, neyse ki onlara kanmadan sıramızı bekliyoruz ve umduğumuzdan çabuk içeri giriyoruz.
kolezyum
Kolezyum bir amfitayatroymuş, burada  halk kanlı gösterileri izlerken hiyerarşiye göre oturuyormuş, en önde devlet adamları soylular otururken, sefil halk en üstlerde kendine yer bulabilirmiş. Kolezyumun taşları Yere batan Sarnıcı'nın, Bizans surlarının taşlarına benziyor. Venedik ve Floransa'nın kültürünün uzaklığından sonra, burasını kendime çok yakın hissediyorum. Kolezyumdan çıktıktan sonra Roma Forum'u gezerken de bu duygum devam ediyor. Sanki Termasos'ta, Tyana'da, Efes'te yürür gibiyim. Sanki bizim buralar..Sonra müze olarak kullanılan bir binanın içinde Göbekli tepeden getirilenleri görüp hafif buruluyorum..

Kolezyum'un devamı Roma Forum, Roma İmparatorluğunun kalbi, bir tür şehir merkeziymiş. Ticaret, ibadet, adaletin mekanıymış. Savaştan gelen askerler buradaki zafer kapısında karşılanırmış.
zafer kapısı

roma forum
imparator sezarın mütavazi mezarı



Forumdan sonra İstanbul gibi yedi tepeli şehir Roma'nın Palatino Tepesine çıkıyoruz. İmparatorların sarayları burada bulunurmuş.Yeşil bahçeleri, nefis manzarası var. Bitkiler bile tanıdık geliyor.

palatino hill manzarası


Roma Forum'dan sonra  biraz dinlenip sokaklara attık kendimizi ve karşımıza o çıktı: Panteon!Sıradan binaların içinde çok güzel görünüyordu. Panteon pagan dönemden kalan bir tapınakmış, sonrasında Hristiyan tapınağına çevrilmiş. İnşaat işlerinden anlamam ama bugün bile bu tür bir bina yapılması çok zormuş, o günün koşullarında nasıl yapıldıysa.. Hypatia filminde paganların bilim ve teknolojide oldukça ilerledikleri ancak gerici saldırıları nedeniyle yok olmalarının,  dünyaya çok zaman kaybettirdiğini izlemiştim. Bunun için sanırım paganlara sempati duyuyorum. Panteon da çok, çok güzel bir bina.Sütunları Sard Atik kentindeki sütunlara ne çok benziyor.
gün ışığında panteon

gece panteon

Tapınağın içi, dışı kadar sade değil. Sonradan dini öğelerle süslenmiş. İçinde kralların mezarları var. Tavanda da gün ışığının geldiği bir yuvarlak var. Çok güzel görünüyor. 

panteon tavanı
Panteondan çıkıp biraz ilerleyince meşhur aşıklar çeşmesi ile karşılaşıyoruz. Nefis heykelleri ile çok güzel görünüyor. Trevi Çeşmesi Barok bir esermiş, önünde bulunan havuza para atarsanız yolunuz tekrar Roma'ya düşermiş. O kalabalığın içinde en öne kadar gidip hem düz, hem de surtımı dönerek dileğimi diledim, bakalım olacak mı?

Trevi Çeşmesi
Gezimizin ikinci gününde otobüsle Vatikan'a gittik. Otobüsler konforlu değildi, kalabalıktı, kilimalar çalışmıyordu. Otobüs şoförü sadece otobüs kullanmakla görevli, biletleri kontrol etmiyor, yol soranlara cevap vermiyordu. Biletleri yolun ortasında herhangi bir durakta otobüse binen zabıtaya benzeyen tipler kontrol ediyordu. Böyle olunca İtalya, polis devleti izlenimi verdi bana.

Vatikan'a gittiğimiz gün Good Friday-İsanın Çarmıha gerildiği güne denk geldiğinden Vatikan'da törenler vardı, bu nedenle Sistin Şapelini göremedik.Aziz Petrus Bazilikasını gezebildik. Kuyrukta uzun bir süre bekledik, içerisi de çok kalabalıktı. Kilisenin duvarlarında, tavanında bir santim boşluk yok, özenle, ince ince işlenmiş. Ama öyle ayrıntılı, öyle kalabalık ki, güzelliğini göremiyorsunuz, kendi adıma ben boğuluyorum.
vatikan

vatikan
Azizi Petrus Bazilikası

Vatikan bize yabancı ve sıkıcı geldi.  Yürüyerek merkeze döndük,Vatikan da  merkeze yakınmış otobüsle gitmeye gerek yokmuş. Roma'da popüler mekanlardan İspanyol Merdivenlerine gittik son olarak.135 basamağı bulunan İspanyol Merdiveleri beyaz mermerden, üzerinde saksılarla dolu çiçekler var. Rengarenk çiçekler, sarkan begonviller beyaz mermer ile hoş bir uyum yakalamış. İğne atsan yere düşmeyecek kadar insan var. Merdivenlerin çıkınca bir kilise çıkıyor karşımıza. Kiliseden sol tarafa doğru yürüdüğümüzdeyse Roma'yı tepeden gören, bir sürü büstün bulunduğu, yemyeşil bir parka rastladık tesadüfen. Tekli, çoklu bisikletlerin kiralanabildiği parkta uzunca bir zaman geçirdik.

Sonrasında Panteon'u, Trevi Çeşmesini, Navona Meydanı'na bir daha selamlayıp, Roma sokaklarında binlerce adım attık, gezimiz sonlandı. Roma gezimizdeki en güzel şehirdi.
piazza navona

ispanyol merdivenleri

roma sokakları


Yorumlar

  1. Benim de en sevdiğim şehirlerden biri Roma. Yeniden gezmiş kadar oldum:) Şu Trevi Çeşmesine para atma hikâyesi doğru:)) Beş kez gittim her seferinde havuza bozuk para attım. Altıncısında denemek için atmadım, halâ gideceğim diye boşuna bekliyorum galiba:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin deneyden yola çıkarsak yolum Romaya düşecek tekrar. Çok sevindim, yeniden görmeyi çok isterim:)

      Sil
  2. dünyada en güzel iki şehirden biriymiş roma, diğeri de istanbulmuş :) saol yaa ne güzel anlattın fotiler de pek ferah ve güzel. kolezyum görürüm işallah bi gün. paganlar hıhım ilginçli şamanlar daaa :) hypatiaaa seviyoree :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İkisi de pek güzel deep. Paganalar ve şamanlar benziyor mi ki?

      Sil
  3. filmlerin dakkalarını ekliyorum artıık, son seçkimde koydum, bundan sona da hep koycem :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tam bir başvuru kaynağı oluyor deep. Eline , emeğine sağlık.

      Sil
  4. Görmeyi istediğim yerlerden. İnşallah bir gün gidebilirim.
    Bloğuna mail abonelik butonu koyarsan daha rahat takip edebiliriz:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mail butonu ekleyebilir miyim bakayım. Okuduğun için teşekkürler..

      Sil
  5. Çok etkileyici bir yer gerçekten ve sanat ülkesi İtalya resmen. Fotoğraflar güzelmiş, bizzat gezmiş gibiyim :)
    Hypatia filmi izlediğim en çarpıcı filmlerden biriydi ve çok üzülmüştüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hypatia ya ben de çok üzüldüm..güzelliğe,akla düşman birileri hep var ne yazık ki.

      Sil
  6. Bende gitmek istiyorum bir gün, bakalım. Yazınız sayesinde iyice heveslendim. Fotoğraflar da çok güzel. Emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  7. Italya benim için en özel, en güzel ülkelerden bir tanesi.
    Çok severek gezdiğim, bugün özlediğimi hissettiğim ülkenin canim fotoğrafları:)
    Çok güzel bir tatil olsun, tatiliniz güzel anılarla dolsun❤

    YanıtlaSil
  8. romada dört gün geçirmiştim çok güzeldi trevi çeşmesine üç atışım da tuttu bir daha gideceğim demekmiş:) bakalım ne zaman

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ya atışın tutması mı gerekiyordu. rastgele attım ben. tüh bilsem dikkat ederdim :)

      Sil

Yorum Gönder