Ana içeriğe atla

İÇERİSİ-DIŞARISI


Gökyüzünün altında söylenmemiş söz kalmadı diye bir şeyler okumuştum sanki. Öyle de olsa insan konuşmak, yazmak, söylemek istiyor. Tekrar etmek, içindekileri dökmek. Bu konuda da çok söylendi, yazıldı. Bir kere de ben yazayım. İnsanın içinde tek bir kişi yok. Çizgi filmlerdeki melek ve şeytan gibi. Benim içimde  mesela, bir tane alçakgönüllü ben var; bir de ukala, gösteriş budalası. İkisi aynı anda nasıl var olabiliyor anlamıyorum. Alçakgönüllü olanı seviyorum, diğeri yoruyor beni. Gölgelerimiz, karanlığımız dedikleri böyle bir şey mi?

Sadece bu ikisi olsa yine iyi. Hesapçısı var, pasifi agresifi var, iyi kalplisi var, bir de katil olmaya meyillisi. Bu kadar kalabalıkken yine de yalnızlık çekebiliyorum. 

Doğan Cüceloğlu diyor ki içimizle dışımızı ne kadar eşitlersek, maskelerimizden ne kadar kurtulursak o kadar mutlu oluruz. Mevlana diyor ki ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. Peki içimiz bu kadar kalabalıkken nasıl olacak?İçimizde bu kadar çelişki varken?  Sanırım irade dediğimiz burada devreye giriyor. İçimizdeki kalabalıktan kendi değer yargılarımıza uygun olanı seçip geri kalanın seslerini duyarak yaşamaya devam edeceğiz. Karanlığın sesine değil de, ışığın sesine kulak vereceğiz. Doğrunun peşinden gideceğiz.

Tabii burada doğru ne diye sormak gerekiyor.Bizim zamanımızda ”kendini gerçekleştir, kendin ol, cesur ol, sen her şeye değersin” gibi sloganlar her yerde. Peki ya benim kendim olmam ,kendi isteklerimin peşinden gitmem birden çok kişiye zarar veriyorsa? Hala kendi isteklerimin peşinden gitmeli miyim? Zarar gören çoksa yapmıyorum. O zaman içimdeki başka bir ses bağırıyor içerilerden “derdin etik filan değil, istediklerinin peşinden gidemeyecek  kadar korkaksın. başkası ne der diye yapmıyorsan ne olayım?” Böyle işte. Bir türlü susmuyorlar. Bana rahat yok anlayacağınız 😊

Yorumlar

  1. İçimizle dışımız bir olmuyor her zaman. Ben mesela göründüğümden daha sinirli, daha sabırsızımdır. Dışarıdan bakan biri beni çok sakin sanabilir. Maksadım iyi gözükmek değil ama kimsenin kalbini kırmak istemiyorum, sonra yine kendi kafama takıyorum, şunu demeye gerek var mıydı, bunu yapmaya gerek var mıydı diye. Dengeyi kurmak zor gerçekten.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de tüm hayatım böyle geçiyor. İçi dışı bir olan varmola?

      Sil
  2. oooo senin hayat eğlenceli o zamaaan :)

    YanıtlaSil
  3. Hırslar bizi geliştiriyor,korkular koruyor olabilir. Hiç korku kalmazsa istismara açık hale gelebiliriz sanki.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder