Ana içeriğe atla

YORGUN KADIN




 -Bıktım, bıktım artık! Yeter, arama beni!


Ağlayarak kapattı telefonu. Sesi ofiste yankılanmış, herkes tuvalet kapsının önüne toplanmıştı. Utanmıyordu artık… Yaşamaya çalışmaktan utanmaya hali kalmamıştı.

Herkesin babası bu kadar yük müydü hayatında? Yaptıkları yetmiyor olmalıydı. 35 yaşında, babası hala peşindeydi. Bazen çocuk olan o mu, ben miyim diye düşünüyordu.

Çocukken çok eziyet ederdi babası. Ceviz kabuklarını çöpe attı diye yediği dayak unutulmazları arasındaydı. Kabuklar  sobada yanmalıymış. Ne büyük bir suç Allah’ım?

Sonrasında mutsuz baba evinden kaçmak için, sevmediği bir adamla evlendi. Sevmediği adam güvenmedi ona. Cilveli, alımlı bir kadındı. Bir kızı oldu. Adamın dayağından bıktı, daha kızı bir yaşına girmeden boşandı adamdan.

Sonrası ferahlık. …O öyle sanmıştı. Bir araba aldı kendine, artık özgürdü. Daha rahat giyiniyordu. Süslenmeyi oldum olası sevmişti. Bir adam sevdi.. Çok sevdi. Öyle böyle sevmedi. İliklerine kadar sevdi.  Hayatının en mutlu günleriydi. Adam polisti. İlişkileri iki yıl sürdü. Sonra adam ailem istemiyor, dul kadınla evlenmem; diye gitti hayatından. Çok ağladı, çok özledi. İçi yandı. Tek sevdiği adamdı. 

Adam gitti gitmesine de kadının adı kaldı şehirde. “Adı çıkmıştı.” Hiç tanımadığı adamlar, cüret edip çiçek gönderiyor, “sen “ diye hitap ediyorlardı. Gecenin bir saati mesaj atma hakkını görüyorlardı kendilerinde.

Kadın yorulmuştu. İnsanlardan, tek başına evinin sorumluluğunu taşımaktan yorulmuştu. Herkesin olduğu gibi bir yuvası olsun istedi. Evlendi. Evlendiği adamın üç çocuğu vardı, onlar da geldiler kadının hayatına. Kendi çocuğundan ayırmadı. Adamın tayini çıkmadı gelemedi yanına. Adam gelemedi yanına ama kadının yaptıklarını da göremedi. Ne yaptın ki sen dedi? Hakaretler etti, boşanacağım dedi.. Ağlattı kadını. Sonra çiçek gönderdi. Sonra tekrar hakaretler, sonra çiçekler… Dengesiz bir adamla, dengesiz ilişkisi sürüp gidiyordu işte. Yetmiyor gibi babası çıkmıştı yine. Babası onun  problemlerini çözmesini bekliyordu. Bu defa ofiste rezil olmaya aldırmadan ağır konuşmuştu babasıyla. Bir daha aramaz dedi, iç çekti, gözyaşlarını silip, makyajını tazeledi. ..

Sonra telefonu çalmaya başladı. Arayan babasıydı…


Yorumlar

  1. Çok üzücü. Aile insanın hayatını çok etkiliyor gerçekten. Kahramanımız bir yerden kaçarken hep yanlış yerlere sığınmış...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Toplumsal çarpıklıklar var. Kadın da yanlış seçimler yapıp hem kader, hem de seçimlerinin kurbanı olmuş:)

      Sil
  2. Bazen daha iyi olur diye bir yola çıkan insan daha kötüleriyle karşılaşıyor malesef. O yüzden en fazla kendinden beklentisi olmalı insanın, başkasından değil. Anlamlı bir öyküydü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dediğinin gibi çoğu yol insanın kendine çıkıyor, kendi gücüne güvenmek gerekiyor:) teşekkür ederim:)

      Sil
  3. ya böyle hayatlar var demi sahiden de pof yaaa.

    YanıtlaSil
  4. Doğduğun ev kaderindir. Kim bilir kaç kere düşündü o kadın ya yan evde doğmuş olsaydım hayatım nasıl olurdu ? peki ya babamı seçme şansı tekrar verilseydi bana aynı kaderi yaşar mıydım yine.. seçimlerimiz mi kaderimizi belirleyen yada o seçime bizi sürükleyen mi kader.. hiç anlayamam bu denklemi. Merak ettim şimdi o doğan çocuğu. onun hayatını. Aynı kaderi mi yaşar acaba annesiyle bir anneyi tek başına ayakları üzerinde durduramayan bu dünya da yerçekimi olsa ne olur ki... Bir baba daima... dim dik.. benimmm... ne olursa olsun bu benim kızım demeli. İstediğimiz kadar feminist olalım her zaman her koşulda eşitlik isteyelim ama bir kız çocuğunun en çok bir baba kollarında hiç bir şey olmamaya ihtiyacı var. Bir ceviz kabuğu olmasa da onun içini doldurmayacak kadar olmasa da bir değeri olmalı kız çocuğunun diğer türlüsü ha diri diri gömmüşsün toprağa ha yaşatarak gömmüşsün. ne fark eder..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle doğru. bugün olduğum kişiysem kendi ailemde doğduğumdan. bir çingenenin çocuğu olsaydım çingene, eğer bit tarikatta doğsaydım dindar biri olacaktım. ailemiz kaderimiz. büyüdükten sonra bazılarımız doğru seçimler yaparak, güçlü bir irade ortaya koyarak değişebiliyor, yeni yollar çizebiliyor. ama böylelerinin sayısı az ne yazık ki :(

      Sil

Yorum Gönder