Ana içeriğe atla

YUVARLANAN TOSBAĞA!


Eskiden hal hatır sorulunca "yuvarlanıp gidiyoruz " denirdi. Bir yerde her şey yolunda, rutin, güvendeyim demekti bu. Şimdilerde ben de yuvarlanıp gidiyorum. Ama eski yuvarlanıp gitmeler gibi değil bu. Biri beni tekmeleyip duruyor, kafamı kabuğumdan çıkarıp etrafıma bakmaya zamanım yok, çılgın bir hızla yuvarlanıyorum. İmdaaat! Durdurun dünyayı inecek var! Ocak geçti, kar yağmadı, insanlar evine çekilmedi, herkes bizim şubede...Ühühühüüü...Olmuyor yavaşlayamıyorum...Oysa kışı instagram görüntüleri gibi hayal ediyorum. Sessizlik, sıcak, temiz ev, yavaş akan zaman...

Geçen hafta tatildeydim. Colmar, Luzern, Como, Milanoyu gördüm. Dört gün işten uzak kalacağım diye totoma motor taktım çalıştım, yokken işler aksarsa müdür, bir daha izin vermez diye. Döndüm, yine eşek gibi çalıştım, yokken işler birikmiş diye. Bizim ülkemiz böyle ama, Kebapçı yazımdaki gibi. Tatildeyken gördüm ki oralarda telaş yok, sistem var. Mesela lokantaya gidiyorsun, boş masalar çok da olsa istediğin masaya değil de sana gösterilen masaya oturuyorsun. Garson kendi işini yönetiyor.İster istemez sükunet, düzen oluyor. Bizim şube öyle değil ki. Randevu sistemi yok.O gün kapıdan içeriye kim girecek, hangi taleple girecek belli değil. 100 kişi de olsa bakıyorsun, 20 kişi de olsa bakıyorsun. 100 kişiye de üç personel bakıyor, 20  kişiye de... Kredi verirken insanlar etten duvar örüp tepende bekliyor. Müthiş gerçekten!

Neyse işte.. Yazmak isteyip yazamama nedenim bu. İşim beni tüketiverecek gibi oluyor neyse ki canımın içi, biricik sevgilim yogam var da topluyor beni. O da biraz sersem yapıyor, Polyanna öpmüş gibi leyla oluyorsum ama napalım.

Ama artık yeter! İlan ederim ki bu sene özgürleştiğim yıl olacak. Fazla eşyalardan, beni tüketenlerden kurtulacağım Bunun için nelerden vazgeçmem gerekecek bakalım. Bu seneki hedefim yönetilebilir, basit, sakin bir hayat kurmak kendime. Bunun için ünvanlardan, primlerden,gereksiz alışverişten vazgeçebilecek miyim bakalım. Seni yeneceğim kapitalist sistem. İmza: Fıçı Tosbağası!

Yorumlar

  1. Öncelikle :), kolaylıklar dilerim. Sonralıkla, umarım hedefinize ulaştığınız bir yıl olur. Affedin yazıyı okurken de güldüm valla :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Yaşarken komik değil de,yazarken komik🙂

      Sil
  2. eşyalardan kurtulmak iyidir bunun kuralı ise: 2 yıl kullanmadığın her şeyi verebilirsin :) ama sen de yani avrupanın en güzel yerlerine gitmişsin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şanslı biriyim:) özellikle luzern çok güzeldi:) deepsi evde eşya bırakmayacağım,öyle kararttim gözümü. Belki kalabalık ediyorum diye kendimi de atarım:)

      Sil
  3. Yuvarlanıp gidiyoruz cümlesi bende rutin, ümitsiz bir duyguyu ifade ediyor bana. Bugünü de böyle geçirdik ama yarın daha iyiye mi uyanacağız yoksa daha mı kötü olacak merakla bekliyoruz gibi. Gezdiğiniz yerler muhteşem. Milano'yu gördüm Como gölünün yanından geçtim. İsviçre harika bir memleket. Hani bazen bizim memleket çok güzel diye ben böyle diyenlere pek katılmıyorum. Evet tarihimiz, coğrafyamız güzel ama korumayı beceremiyoruz. Tarihi eserlerimiz bakımsız, kendi halinde. Avrupa'da ortaçağdan kalma binalar bile ne kadar özenle korunmuş, doğal güzelliklere ne kadar güzel sahip çıkıyorlar. Bizim çirkin binalar dikmekten başka bir halt yediğimiz yok ne yazık ki.
    Sistem desen o da yok bizde. Off, off derdimiz büyük. Siz şikayet ediyorsanız bizim oturup ağlamamız lazım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duomosu olmasa Milano boş bir şehir, iki gün ayırdık ama gerek yokmuş. Ama İsviçre dediğiniz gibi hem doğası, binaları, sistemi, kalitesi ile müthiş.Favori ülkem oldu, tekrar görmek isterim. Kara paranın, "para" kısmı onların olmuş, kara'sı bizim bahtımız olmuş:) Gidebildiğim için şanslıyım tabi de, TL nin durumu nedeniyle hala öğrenci işi gezebiliyoruz.:))

      Sil

Yorum Gönder